22 aktive Mitglieder
               
 
Beitrag gepostet am 17.08.23, 16:45 Nr.: 1 Antworten
 
Isyan etmeye dair..


Bizler, ÇALIŞANLAR, sütü sağanlar, taşıyanlar, paketleyenler, tezgahta satanlar ama çocuğuna içiremeyenler. Bizler okulları yapanlar, inşa edenler, temizleyenler ama çocuğunu okula gönderemeyenler...


Bizler, ÇALIŞAMAYANLAR, işsizler, sömürülmeye değer görülmeyip uçurumdan aşağı itilenler, itilmemek için arkadaşının işine göz koyması gerekenler...

Bizler, KADINLAR, mülksüzler, ilk önce işsizliğe, cehalete mahkum edilenler, şiddetin her çeşidiyle, koca dayağıyla, tecavüzle susturulanlar, adı olmayanlar, uygarlığın paryaları...

Bizler, ÇOCUKLAR, doğarken kaderleri kimin çocuğu olduğuna göre yazılanlar, ellerine top-tüfek ya da bez bebek verilenler; oyunları, düşleri ve uçurtmaları ellerinden alınıp yerine selpak, boya sandığı ve ciklet tutuşturulanlar; okul yerine egzoz dumanı solumaya, gres yağına bulanmaya, çıraklığa gidenler; kaybettikleri düşlerini, oyunlarını, şiddetin ve yok oluşun içinde bir parça tiner bulanmış bezde arayanlar ya da televizyon, playstation, internet...vs. ile düşlerinden bile vazgeçirilenler...

Bizler, GENÇLER, özgürlük arayışı ne giydiği, ne yediği, nereye gittiği, ne kadar tükettiği ile tanımlananlar, "gelecek sizin" denip bugünü çalınanlar, şu koskoca dünyada yapayalnız olduğuna inandırılanlar, paylaşmamak öğretilenler, cool olmanın, bunalım olmanın başlı başına bir değer olduğu ilişkileri sürenler, kişiliksizleştirilmeye, kimliksizleştirilmeye çalışılanlar, bu çemberin dışına çıktığında kafası ezilenler, coplananlar, dövülenler, 96 yıla mahkum edilenler...

Bizler, YAŞADIĞI TOPRAK AYAĞININ ALTINDAN ÇEKİLENLER, siyanürsüz suyu, soluk alacak havası, hormonsuz, kimyasal atıksız yiyeceği kalmayanlar, kar hırsıyla altın için, petrol için, nükleer enerji için yaşamlarından edilenler, dünyaları yok edilenler...

Bizler, UMUTSUZLARI ÜLKELERİN, DIŞLANMIŞLARI, ÖTEKİLERİ, EZİLENLERİ,
Los Angeles'in zencileri,
Türkiye'nin Kürtleri,
İsrail'in Filistinlileri,
İngiltere'nin İrlandalıları,
Tuna'nın zehirlenmiş balıkları,
Bergama'nın köylüleri; ağaçları, suları
Fırtına'nın, Akkuyu'nun; Afrika'nın beyaz gözlü, şiş karınlı çocukları;
Reebok topu diken incecik kara eli Hindistan'lı 12 yaşındaki Raca'nın,
Meksika Hükümet'nin resmi kurşunlarıyla can veren Zapatista gerillası ve ona ağlayan gözleri yoldaşının, yağmur ormanlarının kesilen her metrekaresi,
kendi kabilesinden katledile katledile sona kalmış bir Kızılderilinin son türküsü,
Paris metrosunda gecenin on buçuğunda bekleyen kadının korkusu,
Almanya'ya kaçak gelmiş, kaçak çalışan genç Faslı;
Seattle'da, Davos'ta, Washington'da...
isyan edenlerin yürüyen öfkesi...

İSTANBUL'DA, MERKEZ KAMPÜS'TE, bir üniversite öğrencisi olmanın, bu ülkede yaşananları gören insanların bilinç ve vicdanıyla haykırması gereken genç adam ve kadınların gerçeği: İSYAN ETMEK ZAMANIDIR ŞİMDİ!

"ARTIK YETER!" Daha ne kadar dayanacaksın buna? Aç gözlerini ve kuyunun dibinde yaşamaktan vazgeç! Bizim paramız yok, şirketlerimiz yok, sana parlak bir gelecek(!) ve iyi bir iş de vaad etmiyoruz.

Vaad ettiğimiz; kurtulmaktır kilitlerden, kardeş kalbin kapısını aralamaktır. basit ve sıradandır arkadaşlık dediğimiz, uğruna kendinden vazgeçebilecek kadar sahici...

Vaad ettiğimiz; gözün gözü görmeyi öğrenmesidir, hakikaten dinlemesidir ötekini kulakların, ne söyleyeceğini düşünmeden anlamaktır başkasını...

Vaad ettiğimiz; gülmektir, dalga geçebilmektir kendimizle, ciddiye almamaktır ağırlıklarımızı, hafiflemektir...

Vaad ettiğimiz; ağlamaktır yok oluşuna insanlığın, çektiğimiz aşkın acısına...

Vaad ettiğimiz aşktır, kendimizi aşıp bendimizi yıkmaktır, teslim olmaktır koşulsuzca...

Vaad ettiğimiz inattır, öldüre öldüre bitiremedikleri bizi ve içimizdekini...

Vaad ettiğimiz kardeşliktir, adalettir, dürüstlüktür, içtenliktir, doğruluktur, hoş görüdür, çeşitliliktir, sokaktır, umuttur, hayal gücüdür, özgürlüktür...

Vaad ettiğimiz DEVRİMDİR ki, sol memenin altında kararmayan cevahirden yol bul kendine...

Ve vaad ettiğimiz "yolu"dur bütün bunların...

Vaad ettiğimiz tek şey, ölürken "yaşadım" diyebilmektir ve kaçırmadan gözlerini çocuğunun gözlerinin içine bakabilmektir.

Herkes gerçekten ölür ama herkes gerçekten yaşamaz, unutma!

Bu yüzden bir kez daha isyan etmek vaktidir.

anonim.

0
 
Beitrag gepostet am 17.08.23, 20:36 @che_rikoo Nr.: 2 Antworten
 
Isyan etmeye dair..


Asil olan isyanın kendisi değil, bizden beklediği taleplerdir. 

Albert Camus.
0
 
 
Antworten
Der Inhalt darf max. 30000 Zeichen lang sein!
 
Isyan etmeye dair..