97 aktive Mitglieder
               
 
Beitrag gepostet am 21.01.15, 01:48 Nr.: 1 Antworten
 
taridyum ve gercegi aramak!...


Herkese AçıkArkadaşlarSadece BenÖzelAile...Tüm listeleri gör...Berlin CivarındanAlan HayriGeri Dön

Taridyum 

Yakın zamanda dünyanın dengesini değiştirecek element.ama bu elementi buraya yazmamın asıl sebebi bu değil. Şimdi lütfenkoltuklarınıza yaslanın ve hikayeyi okuyun:

 

Yıl: 1940 yer: Almanya 2. dünya savaşının başlamasından bu yana 1 yıl olmuş ama savaş henüz tüm dünyayı etkileyecek hale gelmemişti. ama Adolf Hitler'in doyumsuz egosu bu savaşın önce tüm Avrupa'yı, sonra tüm dünyayı kasıp kavuracağını gösteriyordu. Alman bilim adamlarının en büyük arzusu bu savaşı almanya lehine çevirebilecek silahları ve enerji kaynaklarınıyaratmak veya bulmaktı.

İşte tam o yıllarda Asya'dan gelip Avrupa'ya bir kısrak başı gibi uzanan ve başlamakta olan savaşı uzaktan izlemeyi yeğleyen Türkiye'de kuruluşundan bu yana 5 yıl geçmiş olan

Maden Tetkik Arama (MTA) Anadolu'yu karış karış kazıyor, ülke ekonomisine katkıda bulunmak için vargücüyle doğada yeni şeyler bulmaya çalışıyordu. Şanlıurfa ile Gaziantep sınırında küçük bir kasabada araştırma yapan ekibin başındaki Ahmet Rıza Erbay 7 şubat 1940 yılında bulduğu minerallerin aslında yeni bir çağ açmaya yetecek kadar önemlişeyler olduğunun farkında değildi. zaten ilk tetkiklerin sonunda MTA bu bulguyu sınıflandırmayı ve periyodik tabloya yerleştirmeyi dahi başaramamıştı.İşte bu nedenle tahlil için Almanya'ya göndermek gibi vahim bir hata yaptılar.


Tarih: 16 nisan 1940

 Yer: Berlin / Almanya Laboratuvara Türkiye'den gelen ve o güne dek keşfedilen tüm radyoaktif elementlerden çok daha fazla yoğunluğa sahip olduğu anlaşılan bir element; inceleme yapanları şaşkına çevirmiş, nazi diktasının tümdünyayı ele geçirmesi için çırpınan ve bunun için kaynak arayan Alman bilimadamlarını sevince boğmuştu. Ekibin başındaki Herbert Taninbaum hemen durumu orduya raporlamış, daha fazla araştırma için ödenek istemiş, element hakkında geniş bilgi almak için Türkiye'yegönderilecek bir de ekip kurulması gerektiğini bildirmişti.


Tarih: 13 mayıs 1940

Yer: Ankara / Türkiye Almanya ile iyi ilişkiler içinde bulunan ama her halükarda savaştan uzak durmakta kararlı olan asya'nın bu yeni yeni gelişmekte olan ülkesi Türkiye Almanya'dan gelen ekibi şaşkınlıkla karşılamış, açıkçası ne istediklerini tam olarak anlamamışlardı. AlmanyaTürkiye'nin Güneydoğu Anadolu bölgesinde sınırsız araştırma yapma hakkı istiyordu ve bunun karşılığında Türkiye'ye çok yüksek maddi bedeller ödemeye hazırdı. Konu İsmet İnönü'ye intikal ettirildiğinde kurt siyasetçi bunun aslında büyümekte olan savaşa iştirak anlamına geleceğini hemen anlayıp ekiple bizzat görüşmek istedi. Onca yoklukiçinde Almanya'nın vaatleri çok çekici gelse de zaten son savaştan yıkık dökük ayrılmış bir memleketi yeniden savaşa sokmaya hiç niyetiolmayan İsmet İnönü sunulan tüm teklifleri geri çevirdi. Alman ekibieli boş ve biraz da kızgın bir şekilde Almanya'ya döndüler. 


Tam o esnada hiç istenmeyen bir şey oluverdi ve hangi ülkenin casusunun buna sebep olduğu hiç bir zaman anlaşılamadı. Konu İngiltere'nin ve oradan da abd'nin kulağına gidivermişti bile. Birdenbire savaşla uzaktan yakından alakası olmayan Türkiye savaşıntaraflarından gelen ekiplerle dolup taşmaya başladı. Ama hiç birisi İsmet İnönü'yü ikna etmeyi başaramadı. Sonrasında gerek İsmet

İnönü'nün korkuları, gerekse iki tarafın da bu elementi karşı tarafa kaptırmama telaşı dolayısıyla Türkiye'nin de doğudaki araştırmalarına son vermesi, bu element konusunun uzunca bir süre bir daha açılmamasıkonusunda tüm taraflar anlaştılar. Öyle ki, MTA'nın o dönemde bütün idari yapısı değiştirildi ve araştırma ekibinden kimse MTA'da bırakılmadı. toplam 500 dönümlük bir araziye yayıldığı düşünülen taridyum elementinin adı bir daha anılmadı. 

Savaşın bitiminin ardından kimse Sovyetlerin bu kadar güçleneceğini,dünyanın iki kutuplu bir hale geleceğini, son savaşta birbirinin yanında olanların savaşın hemen ardından birbirine rakip olacaklarını elbette beklemiyordu. savaş sona erdiğinde İngiltere ve ABD'nin aklından hiç çıkmamış taridyum elementinin enerji kaynağı olarakgündeme gelmesi bekleniyordu ama işin içine bu kez de Sovyetler girmişti ve iki taraf da bu elementi işletme hakkına sahip olmak istiyordu. 


Yıl: 1950 

Yer: TürkiyeBir yandan ABD-İngiltere baskısı, bir yandan da Sovyetler baskısı arasında sıkışmış küçük Asya'da Adnan Menderes hükümeti kendini ABD'ye yakın hissediyor ama sovyetleri de karşısına almaya çekiniyordu. İşte tam o sırada abd'den garip bir öneri geldi. Sovyetlerin Türkiye'ye coğrafi olarak daha yakın olduğunun ve elemente ulaşmak için kendisinden daha şanslı olduğunun farkında olan bu uzak ülke bu elementin kimselerin eline geçmemesi için içinde bulunduğu arazinin zaten son zamanlarda iyice artmış kaçakçılığın bahane edilerek tümüyle mayınlanmasını öneriyordu. Üstelik mayınlarında maliyetini karşılamaya hazırdı. Bloklar arasında sıkışmış haldeki TürkiyeCumhuriyeti bu öneriye balıklama atladı ve toplam 500 dönümlük arazitümüyle mayınlandı. 


Aradan yıllar geçti ve Sovyetler tarihin tozlu sayfalarındaki yerini alırken ABD dünyanın tek süper gücü olarak varlığını sürdürdü. Ortadoğu'da bir ileri karakol vazifesi gördürttüğü israil'le petrol bölgelerine yakın olurken diğer yerlere de gerek işgaller, gerekse uydurma barış güçleriyle yerleşiyordu. (Somali,Afganistan v.s.) ama tüm bu süper güç olmanın bir faturası vardı ve o fatura da ABD'den çıkıyordu. üstelik de ABD'nin enerji ihtiyacı sürekli artmaya devam ederken kullanabileceği kaynaklar azalıyordu. İşte bu şartlar içinde birden bire birilerinin aklına Türkiye'deki taridyum elementi geldi.Bu element ABD'nin enerji ihtiyacını fazlasıyla karşılamaya yetebilir,uranyum'dan çok daha yoğun radyoaktivite kapasitesi ile aynı zamanda ABD ordusunun nükleer silahlar konusunda rakiplerine fark atmasını sağlayabilirdi. 2001'de kurulmasından 1 yıl sonra 3 kasım 2002'de yapılan seçimlerle iktidara gelen AKP hükümeti ABD ile daima iyi ilişkiler içinde olmuş, ABD'nin ileri karakol vazifesini İsraille birlikte paylaşmaya başlamıştı. Ama her şey gibi bunun da bir bedeli vardı ve ekonomiyi yabancılara teslim etmek bu bedeli ödemek için yeterli değildi. Ekonomik krizle birlikte yeniden alternatif enerji kaynaklarınınpeşine düşmüş ABD bu elementi her ne pahasına olursa olsun elde etme. işletme hakkını Türkiye ile paylaşmamak istiyordu. Çünkü çok fazla enerjiye ihtiyacı vardı ve artık doğuda bir denge unsuru olmaktan çıkmış durumdaki Türkiye'ye pay vermeye hiç mi hiç niyeti yoktu. Bunun için hemen alternatif planlar hazırlandı ve mayınların temizlenmesi konusu gündeme getirildi. Ama bunu doğrudan yapması batıda bu konuyu bilen diğer devletleri işkillendirebilirdi. Bu nedenle Ortadoğudaki güvenilir karakol konumundaki İsrail'in kullanılmasına karar verildi ve Türkiye çeşitli yönlendirmeler sonucu mayınlı arazilerin temizlenmesi için taridyum elementinin bulunduğu tüm arazileri İsrail'e 49 yıllığına kiralamak için meclisten bir yasa çıkardı.


Şimdi tam olarak anlayabiliyor musunuz meclisin İsrail'e bu arazileri adeta peşkeş çekmek için bunca ısrarcı olmasını? şimdi tam olarak anlayabiliyor musunuz birden bire kürt sorununda adımlar atılmasını?Şimdi tam olarak anlayabiliyor musunuz Türkiye ile İsrail'in köşekapmaca oynar gibi bir iyi, bir kötü ilişkilerini?Şimdi tam anlayabiliyor musunuz ABD'nin Türkiye'ye ilgisini?

Size daha vahim bir şey söyleyeyim, internette taridyum diye arama yapın, bakın bakalım hiç kaynak bulabilecek misiniz? Her elementle ilgili bir sürü kaynak bulunabilirken taridyumla ilgili tek bir kaynakbilgi dahi bulamazsınız.


-----
"Birinin sizi sevmesi sizin elinizde degildir"
0
 
 
Antworten
Der Inhalt darf max. 30000 Zeichen lang sein!
 
taridyum ve gercegi aramak!...