|
|
|
sahte asklarin kurbaniyiz |
Hani seralar vardir disaridaki
kara tipiye aldirmaz, bagrinda tasidigi tohumcuklara koruyuculuk yapar.
Cevremizde bizi seven ve kiymet veren insanlarda öyledir bizim icin. Biz o
insanlarin bagrinda yeseren birer fidan mesabesindeyiz. Bir an o incecik sera
perdesi yirtilsa, disarinin kari, borasi iceriye sökün etse ne olur…
O güzelim fidanlar bir solukta kuruyup solar degil mi? Bizim icin hayir
zannettigmiz bazi seyler vardir, karakis kadar soguk, yikici, yipratici,
karayeldir bize. Yüzümüze gülerler. „Budur benim icin dogru olan“ deriz.
Birileri sahte gülücükler dagitir, asil niyetleri iclerinde gizli ve biz
bilemeyiz. Kimbilir belkide bizi asil seven yanimizda hemen. Görmeyiz,
istemeyiz görmeyi. Cünkü gözümüz sahte gülücüklere aldanmis, yüregimiz
albenilere ve cazibelere kapilmistir.
Birileri gelir elimizden tutmak ister, icinde bulundugumuz tehlikenin farkinda
olan. Bizi cukura düsmekten kurtarmak isteyen. Gözler körelmistir bir defa
„illa da budur“ yanimizdakini göremeyiz. Tutulmustur idrakimiz. Gözümüzde
olanir dogrusu bizim icin ve Benlik düsüncemiz sarmistir dört bir tarafimizi.
Sahte sevgiler, vaadler, sözler. Ne kadar da bugulu bir dünya. Askin verdigi
gizemli sahtelikler. Ama hakikat belki yanimibasimizda. Görebilene ask olsun.
Nefsimiz sürekli bizi sürükler. Kader seralari biz farkina varmadan bizi koruma
altina alir. Tipiye, bora ve firtinalara ragmen bizleri korur. Su serper
yüregimize, yesertir, meyveye durdurur. Durur durmasina da, anlayacak kalp,
görecek göz, düsünecek akil kalmamistir. Elimizin tersiyle itmisizdir onu da
bir köseye..
selam ve hürmetlerimle... ----- Her bakan göremez, her gören mutlaka bakmistir... |
|
|
|
|
|
|
|