Çiçek almayı unuttum değil; param yoktu deyin mesela..

Patron mesaiye bıraktı değil, arkadaşlarla çıkacağız deyin onlara..

Arkadaşlarınızla çıkmanıza kızıp, dudak düşürüyorlarsa da; sizle, daha çok vakit geçirmek içindir o tafralar da..

Yoksa turşunuzu kurmayacaklar;emin olun, hiç bir zaman asla..

Aldığınız çiçekler değildir onları mutlu eden, duygularınızı somutlaştırıp kalbinizi ellerine bırakıvermenizdir; yüzlerindeki çocukça tebessümü ettiren..

Ve kalbinizin çiçeklere dönüşmüş halidir onları güldüren..

Bu yüzden vazgeçemez kadınlar çiçeklerden, o çiçekleri kalbinize benzettiklerinden..

Yoksa çiçek, çokta önemli değildir, çünkü  ben hiç görmedim kadınlardan çiçek yiyeni..

Sahiplenilmeyi sever kadınlar; 'kendi ayakları üstünde durma felsefeleri' güçlü görünme kaygısından..

Hesap sorar gibi değil, tebessümle "nerdeydin" dediğiniz zaman; size tüm günü anlatıverirler o an..

Ama sıkıldığınızı belli etmeyin; otobüste bir kaç durak ayakta gittikten sonra, biraz oturup tekrar yaşlı teyzeye yer vermek zorunda kaldığını da anlattığı zaman..

Dinlenilmeyi sever kadınlar; düşüncelerine değer verildiğinde eşsiz bir huzura kavuşurlar..

Düşüncelerine değer verdiğiniz an, yine karlı çıkan siz olursunuz o zaman, sizi yere göğe sığdıramazlar; o kadar büyürtürler ki, taşırırlar sizi odalardan sokaktan..

Çocuktur aslında bütün kadınlar; bu yüzdendir nazlanmalar; elinde değildir ki; hala içindedir elinde pamuk şekeri saçında kurdelayla koşturan küçük kızlar..

Ve annedir bütün kadınlar; bu yüzden her zaman sizden bir adım ötede yaşarlar; çünkü geleceğinizi,sizi siz yapan onurunuzu, kollar,korur ve kurarlar!..

 

Annedir işte..Ne yapsa yeridir!..

Bütün bu istemler; sence de, çok içten değil mi sevgili Can?

Bu istemleri yerinde algılıyabilir, uygulayabilirsek, sence ikili ilişkilerimiz daha iyi ve olması gerektiği olmaz mı?

Eminim sende böyle düşünüyorsundur..

Eğer ama diyerek başlarsan,demekki yaşadıklarınlarına karşın, savunma geliştiriyorsundur..

Geliştirebilrsin de..

Sonuçda, vurgulamak istediğim; özellikle ikili ilişkilerde,tarafların birbirlerini doğru anlamaları,ona göre davranış,anlayış ve sevgi göstermeleri  gerektiği vurgusunu yapmaktı..

Katkın ve yorumun için teşekkür ederim Arkadaşım..

En sağlıklı sevgilerle kalman dileğimle..

 

Ben diyorum ki,bir kadın dikensiz  gül olmasın..

İllada dikenleri olacaksa,ki bu dikenler kadını ve

 kadınlık onurunu kulanmak adına olmalı..

Bu yüzden dikenlerini incitmeden,güle ulaşabilmeli..

Önce kendisinin karşısındakine anlaşırlığı,yapmacıksız,dürüstçe davranması..

Sonra da,karşısındakinin ona,bütün dikenleri aşarak,beyninde bir çok şeyi arındırarak gelmesi en doğrusu değil mi?

Sanırım, bütün bunlar karşılandığında, karşılıklı sevgi saygı uygulandığında,pek bir sorun kalmayacağı..

Birbirlerini en iyi tahlil edip,anlayan ve eğer arada sevgi varsa,onu en güzel şekliyle yaşamaları,yaşatmalarıdır güzel olan diyorum..

Önemli olan sahip çıkılması,isteniyorsa,sonuna  kadar götürülmesidir..

Güzel  katkın için,sana da teşekkür ediyorum Arkadaşım..

Doğru kişileri seçmemiz sonucunda,bu hangi tür ikili ilişki olursa olsun,doğru duyguları yaşayacağımız anlamına gelir..

Yanıldığımız olamazmı? 

Elbette olacaktır,ancak bu geneli kapsamaz..

Şöyleki; Sen  en doğal halinle davranıyor ve bunu her fırsatta gösteriyorsun..

Karşındaki kişi ise;

bundan tam emin değil..

Bu arada seni her türlü sınamaya çalışır..

Öyleki bu kendisi iken,bir başkasıymış gibi örnekler göstererek,senin o insanı gerçek anlamda isteyip,istemediğini,istiyorsan,ne kadar çok istediğini sınar..

Bu da, kadın psikolojisi açısından çok önemli olduğu gibi,erkeklere göre daha çok zeki olduklarını gösterir..

Bunu günümüzde, belki bir çok bayan kötüye kullansa da..

Nedeni ise; erkeklere karşı çok fazla güvensizliğin oluşu..

Sonra,bu güvensizliğin derecesi..(kimine göre bu derece çok fazla,ya da azdır]

Sonra, onu ne kadar çok isteyip,istemediğindir..

Çok isteyip,özünde başka arayışlar içinde olmanıda ayrıca çok kısa süreç de anlarlar..

Bunu anladıkları zaman da,her türlü kötü psikoljiyi karşısındakilerine yansıtmaktan da çekinmezler..

Yani kısassa-kıssas misali..

öYLE YADA BÖYLE, BİR KADIN YÜREKTEN SEVİLDİĞİNİ GÖRDÜĞÜ SÜRECE,SEVGİ IŞIKLARINI,UMUTLARINI,ANAÇCIL DUYGULARINI,HOŞGÖRÜŞÜNÜ,KARŞISINDAKİ ERKEĞİN ONA DOĞRU SEVGİ BESLEDİĞİNİ GÖRDÜĞÜ SÜRECE, BAKIŞ AÇISINI HER KOŞULDA DOĞRU ALGILAR VE HER KOŞULDA,GEÇMİŞTE YAŞADIĞI TÜM ACILARININ ÜSTÜNE, YAŞAMAK İSTEDİĞİ SEVGİLERİ KATARAK,BÜTÜN BU YİTİRİLMİŞ DUYGULARI ADINA,KARARLI VE ONURLU BİR BİÇİMDE GÖSTERİR!..

HERKES BULDUĞU..HELEDE BU BULDUĞU, ÇOK ZOR BİR BULUŞ İSE;

BENCE, HİÇ ARDINA BAKMAMALI DİYE DÜŞÜNÜYORUM..

 

Sevgili forumdaşım paylaştığım konu,tamamen kadın psikolojiyle yazılmış,üstelik bu konuda hiç bir abartının olmadığı,tamamen günümüz örneklerine dayalı, özel ilişkilere dair, asıl verilmesi gereken mesajdır..

 

Bu yazılanların genelini,bir çok kadın yaşıyor..

Asla abartı  değil..

Eğer sen;sevgiline,nişanlına,eşine bütün bunları söylüyorsan,zaten bu anlamda savunma hakkında yok demektir..

Ayrıca benim insan anlayışımda,kadın olsam da,salt kadınların doğrularını dunup,erkek anlayışın her ne kadar egemen bir düşünce yapısı gereği,haklı gösterme çabaları olsa da, ben böyle düşünmüyorum..

unutmayalım ki;

kadın ve erkek ilişkişinde, hiç bir şey tek taraflı gelişmez..

Bunu bile bilede, salt kadınlar bu ikili ilişkilerde haklı gösterilemez..

Bu bizim insana olan, bakıç açımız ve felsefe anlayışımız açısından ters bir görüş açısı..

Bu anlamda kadınları haklı göstermek adına,erkekleri asla rencide etmediğimi düşünüyorum..

Ayrıca rencide etmek bir başka davranış biçimidir..

örneğin;

erkekler söyle aşağılık şeyleri yaptılar,yada böyle davranışlar gösterdiler gibi söylemler burada erkekleri aşagılamış olur..

Bu benim yapı gereği,doğama aykırı forumdaşım..

Bir gazeteci yaşlı çifte şöyle sordu:

65 yıl nasıl bir yastığa baş koydunuz?

Yaşlı kadın şöyle cevap verdi:

“Bizler yırtık elbiselerin yamandığı, söküklerin dikildiği, kırıkların tamir edildiği bir zamanda doğduk, kullanılıp atıldığı ve yerine yenisinin alındığı bir zamanda değil...”

Duyarlı bir erkek olarak,yukarıda anlatılması gereken  yalnış ilişkiden, rahatsız olduğunu belirtmişsin..Konuda, vurgu yapılması istenen de,bu senin rahatsız olduğun davranışlar..

Bizler bu konuları paylaşıp,karşılıklı yapılan yalnışları sorgulamayıp, tartışmadığımız sürece,ikili ilişkilerimizdeki bu yalnışlar, hep devam edecektir...

Bu davranışların altında yatan, bir sürü temel sorun vardır..

Ancak; burada asıl önemli olan, tarafların birbirlerine olan güvenlerinin, içtensizliklerinin ve korkularının oluşudur..

Sanki her an birisi, bu sorunlardan dolayı çekip gidecekmiş gibi, algılamamızdan kaynaklı korkularımızdır..

Korkularla yürütülmeye çalışılan ilişkilerin de temelinde,birileri ya da toplumsal baskılar adına, zorunlu sürdürülmeye çalışılan ilişkiler olmasıdır..

Korku içinde yaşadığımız her ilişki,çok çabuk tükenmeye mahkumdur..Ve bu korkular bizi,her türlü ikili ilişkilerimizi sağlıklı yaşayamacağımız duygusunu oluşturur..

Sağlıklı ilişki yaşamak için de,karşımızdaki kişiden önce, kendi içimizdeki 'çoçuğa' öğretmemiz gerekiyor..

Ancak bunu başardığımızda,karşı cinse daha sağlıklı,içten,duyarlı sevgi dolu bakabilir ve dolasıyla  bir ilişkiye hazır olabiliriz..

Güzel kalan yaralar vardır çünkü..
Limon kokulu yağmurlu kadınlar vardır.. 
Hiç unutmayan kadınlar vardır..
Her şeye rağmen, yağmur kalan kadınlar vardır..

Lale Müldür

Daha az, sorunsuz sevgi ve emekle yoğurulmuş, katıksız sevgiler yaşaman dileğimle!..

Katkın için,teşekkür ederim..

Paylaştığım  konu, bir kadın psikoljisiyle yaşanmış,aynı zaman da,erkeklerin genellikle yalnış da olsa,kadına takındığı yalnış davranış biçiminin sorgulanması anlamında,yazıya aktarılmış ve örneklerle verilmiş bir öykü olması, konuya bakış açısına daha doğru bakılması gerektiğine vurgu yapmak istediğim için  paylaştım..

Burada, senin beni anlayamayışının nedeni; erkek egemen toplumda yaşıyor olmamızdan kaynaklı,erkek ne yaparsa haklıdır,toplumda erkek davranışlarının yargısı yoktur,her zaman erkek haklıdır,ne yapsa erkektir,dövse de, sövse de doğrudur anlayışının hakim kılınmasıdır..

Burada,genel erkek bakış açısından söz ediyoruz.. Sen yada, bir kaç erkek davranış biçimini sorgulamıyoruz..

Kişiselleştirmek de,zaten doğru bir düşünce anlayışı değil..

Toplumsal ama ağır, ve erkek eğemen toplum baskılarının kadına olan anlamsız,haksız bakışından söz etmeye çalışıyoruz..

Sen kendi bakış açınla, olayı kişiselleştirip,sanki toplumdaki erkek egemen sistemin sizlere dayattığı bakış açısının bu olmadığını vurgulamaya çalışıyorsun..

Bu yüzden de, yalnış düşünüyorsun..

Ayrıca, konuyu başka yerlere çekmek gibi, bir anlayışımda hiç olmadı..

Anlatmaya çalıştığım; ikili ilişkilerin,içten,güvenli,korkusuz ve doğal olması, gerektiği gibi, sağlıklı yaşanması ve yaşatılmasını gerektiğini aktarmaktı..

Hala anlaşılmadıysam,bunu belirtirsen sevinirim..

Yorumların ve katkın için,teşekkür ederim..

Keşkelerle, keşke hayatlarımız sürebilseydi..Ama keşkeler bizi tüketir,varolanı da alıp götürür,kimi zaman  öyle bir noktaya gelirizki,artık neyin doğru,neyin yalnış anlayışının bizi esir almasına kadar götürür..

Bu yüzden keşke dememek için,keşkesiz ve daha önceden tartıp ölçebileceğimiz,doğru olduğuna inandığımız davranışlara yönelmemiz, bizi daha mantıklı olmaya ve daha ölçülü davranışlarla kalmamızı sağlayacaktır..

yorumun için,teşekkür ederim..

Bazen deli poyraz bazen ilik meltem gibidirkadinlar.

________________________________________ 

Demişsin..

Çok da güzel demişsin,bu sözünü çok benimsedim..

Kısa ama öz, kadını çok güzel betimlemiş..

Sürekli giremediğim,salt geceleri girdiğim için,tüm forum konularını ne yazık ki,tümüyle takip edemiyorum..

Az önce şöyle bir göz geçirdim ve diğer forumdaşlarımın da, kadın konusunu bir kaç defa işlediklerini gördüm..

Bizim açımızdan gurur verici bir olay..

Duyarlı olmak,bunu sürekli dile getirmek ve paylaşım sunmak,en az o konu hakkında, fazlaca kadın konusuyla ilgili rahatsızlığı da dile getireceginden, senin aracılığınla,kadın konusuna yer veren tüm forumdaşlarıma, kocaman teşekkür dileklerimi iletiyorum..

Ve iyi ki, varlar diyorum..

Kadına Dair..

her kadın biraz çocuktur aslında, ağlarken mesela, 
kimseler görmesin diye iç sızılarının dışa vurumunu, 
gizli gizli ağlar bazen, 
öyle haykıra haykıra değil 
ürkek, korkak, masum.. 

her kadın biraz erkektir aslında 
yavrusuna gererken göğsünü, 
iffetine laf edildiğinde.. 
bazen edilen lafları duymaz, bazen susar, 
ama bir erkek kadar serttir, 
yumruğu da sözü de.. 

her kadın biraz annedir aslında, 
düşen bir çocuğa içi giderken bile 
yavrusuna birşey oldu mu korkusuyla belki de.. 

her kadın bir memlekettir, hasrettir; bir özlem türküsü.. 
tepeden tırnağa keşfedilmesi gereken, 
sınırları içinde kalınması gerekilen 
taşı toprağı altın bir memleket.. 

kadın bir deniz.. 
izlenilidğinde huzur bulunan, 
hırçınlaştığında dalgalarından korkulan.. 

her kadın bir başaktır; 
dimdik, rüzgara aldırmadan sadece sallanan, 
ama kökünden ayrılmayan bir başak.. 

kadın çiçek.. 
sulamasını bilene bahçe, 
bilmeyene ıssız çorak bir toprak, 

ya büyütürsün onu, ya da öldürürsün..

Raziye Aktaş

Hep verdiğin güzel ve yürekten katkıların için,bende sana çok teşekkür ederim..

İyi ki varsın!..

En güzel sevgilerle kal!..

Senin benimle ilgili takıntını anlamış değilim..

Bu takıntıların benimle mi ilgili,yok sa, paylaştığım konularlamı ilgili, bunu henüz çözemedim..

Burada  sürekli olamadığım için de,bunu anlamak için,özel bir çabam da olmadı..

Her iki türlü de, bir anlam veremiyorum.Bu anlamı sen kattığına göre,bunu dürüstçe açıklarsan,ikimiz adına birbirimize daha dürüstçe yaklaşmış olacagımız kanısındayım..

Böyle düşünmek de, elbette senin tercihin ve ben buna saygı duyarım..

Ancak;

yukarıda paylaştığım konunun ne feminizmle,ne de feminiz rüzgarıyla hiç bir ilgisi yok..

Böyle bir rüzgar estirmediğim halde,ayrıca feminizim rüzgarı da, estirmiş olabilirim,bu seni bir bayan olarak neden bu kadar rahatsız ettiğini doğrusu anlamakta zorluk çekiyorum..

Kadın konusunamı karşısın? feminizme mi?  paylaştığım konulara mı? yok sa bana mı? hangisine karşısın?

Forumda ki feminizm rüzgarını artık abartıyorsunuz deyip kaçmakla,biz bu işi ne yazik ki, çözemeyiz..

Öyleki, senin bir an erkek bir beyine sahip olduğunu düşünmemekten de kendimi alamadım..

Bu yüzden daha doğru anlaşılman için,rahatsız olduğun konunun ne olduğunu belirtirsen,karşılıklı hemfikir olup olmadığımızı karşılıklı tartışarak belirlemiş oluruz..

Ne demek istediğimi ve beni iyi anladığını düşünerek,yorumun için,sana da teşekkür ederim..

Sevgiyle kal!..