Hükümdarın yasamda en çok güvendiği, tek akil hocası bir bilge kişiymiş. Günlerden bir gün bu bilge kişiyle otururken hükümdar söyle bir soru sormuş:'Sen ki göğün gizemine ermiş, bilime yön vermiş bir adamsın. İnsanlar, ister hükümdar kadar güçlü, ister savaşçılar kadar onurlu olsun ayağına kapanır ağzından çıkacak bir sözü beklerler.Simdi senin gibi bilge bir adamın fikrini merak etmekteyim, 'Benim hükümdarlığım ve servetim hakkında ne düşünüyorsun?'
Bilge bu soru karşısında hükümdarın gözlerine bakarak su sözleri söylemiş: 'Diyelim ki hükümdarım, kızgın ve uçsuz bir çöldesiniz. Ölmemek için, size uzatacağım bir bardak suya servetinizin yarısını verir miydiniz?" 'Verirdim tabii.'Zaman geçti diyelim susuzluğunuz arttı, size uzatacağım bir sonraki bardağa servetinizin öteki yarısını da verir miydiniz?'Hükümdar biraz düşünür ve ardından : 'Ölmemek için evet' der.Bunun üzerine bilge kişi gülerek su sözleri söylemiş: 'Madem öyle, o zaman övünmeyin fazlaca. Çünkü haşmetlim, sizin servetiniz yalnızca;
iki bardak sudur.'
Güzel bir konuya deginmissiniz tebrikler
Dillerinizin yalan yere nitelendirmesi dolayısıyla şuna helal, buna haram demeyin. Çünkü Allaha karşı yalan uydurmuş olursunuz. Şüphesiz Allaha karşı yalan uyduranlar kurtuluşa ermezler. (Bu dünyada olup-biten) Pek az bir metadır. Onlara ise acı bir azab vardır. (Nahl Suresi, 116-117) Kim çarçabuk olanı (geçici dünya arzularını isterse, orada istediğimiz kimseye dilediğimizi çabuklaştırırız, sonra ona cehennemi (yurt) kılarız; ona, kınanmış ve kovulmuş olarak gider. (İsra Suresi, 18) Rabbiniz dedi ki: Bana dua edin, size icabet edeyim. Doğrusu Bana ibadet etmekten büyüklenen (müstekbir)ler; cehenneme boyun bükmüş kimseler olarak gireceklerdir. (Mümin Suresi, 60) Ayetlerimizi inkar edip, bana: Elbette mal ve çocuklar verilecektir diyeni gördün mü? O, gayba mı tanık oldu, yoksa Rahman (olan Allah)ın katında(n) bir ahid mi aldı? Asla; demekte olduğunu yazacağız ve onun için azabta(n) da süre tanıdıkça tanıyacağız. (Meryem Suresi, 77-79) Doğrusu, uydurulmuş bir yalanla gelenler, sizin içinizden birlikte davranan bir topluluktur; siz onu kendiniz için bir şer saymayın, aksine o sizin için bir hayırdır. Onlardan her bir kişiye kazandığı günahtan (bir ceza) vardır. Onlardan (iftiranın) büyüğünü yüklenene ise büyük bir azab vardır. (Nur Suresi, 11) Onlardan her kim: Gerçekten ben, Onun dışında bir ilahım diyecek olsa, bu durumda biz onu cehennemle cezalandırırız. Zalimleri biz böyle cezalandırırız. (Enbiya Suresi, 29)Şüphesiz, kitap ehlinden ve müşriklerden inkâr edenler, içinde sürekli kalıcılar olmak üzere cehennem ateşindedirler. İşte onlar, yaratılmışların en kötüleridir. (Beyyine Suresi, 6) Ayetlerimizi etkisiz bırakmak için çaba harcayanlar; işte onlar da azabın içine getirilmişlerdir. (Sebe Suresi, 38) Gerçek şu ki, inkar edip Allah yolundan ve yerlilerle dışarıdan gelenler için eşit olarak (haram ve kıble) kıldığımız Mescid-i Haramdan alıkoyanlara, orada zulmederek adaletten ayrılanlara acı bir azab taddırırız. (Hac Suresi, 25) Çirkin utanmazlıkların (fuhşun) iman edenler içinde yaygınlaşmasından hoşlananlara, dünyada ve ahirette acıklı bir azab vardır. Allah bilir, siz ise bilmiyorsunuz. (Nur Suresi, 19)İnsanlardan öyleleri vardır ki, bilgisizce Allahın yolundan saptırmak ve onu bir eğlence konusu edinmek için sözün boş ve amaçsız olanını satın alırlar. İşte onlar için aşağılatıcı bir azab vardır. (Lokman Suresi, 6)
3 kere yollanmis saglam dikis yani =)) bende tesekkür ederim...videolar icin
allah razi olsun