hz.musa (a.s.) sineklerin tacizlerine karşı müştayikane,´´ya rab,bu muacciz mahlukları ne için bu kadar çoğaltmışsın? deyince,ilhamen cevap gelmişki:´´sen bir defa sineklere itiraz ettin. Bu sinekler çok defa sual ediyorlarki: ya rab,bu koca kafalı beşer seni yanlız bir lisan ile zikrediyor. Eğer yanlız kafasından bizleri halk etseydin,binler lisan ile sana zikredecek bizim gibi mahluklar olurlardı.´´diye Hz.musa'nın (a.s.) şekvasına bin itiraz kuvvetinde hikmet-i hilkatini müdafaa eden sineğin;hem gayet nezafetperver,her vakit abdes alır gibi yüzünü,gözünü kanatlarını temizleyen bu taife,elbette mühim bir vazifesi vardır.hikmet-i beşeriyenin nazarı kasırdır;daha o vazifeyi ihata edememiş.
Hem bizleri ikaz ediyor,latif vaziyeti ve abdest alamsı gibi yüzünü,gözünü temizlemesiyle, bize abdest ve namaz,hareket ve nezafet gibi vazife-i insaniyeti ihtar eder ve ders veren sineği görürüz.
Hem insanın gözüne görünmeyen,hastalıkların mikroplarını ve madde-i semmiyeyi temizlemekle, muvazzaftırlar.Değil mikropların nakileleri,bilakis,muzır mikropları mass,yani,emmek ve yemekle o mikropları imha,o madde-i semmiyeyi istihalaye uğratırlar, çok sari hastalıkların önünü alırlar.
Hem sıhhıye neferleri,hem tanzifat memurları, hem kimyager olduklarına ve geniş bir hikmete mazhar olduklarına delil ise,onların gayet kesretidir.(çok olmasıdır)
çünkü kıymettar, menfaattar şeyler teksir edilir.(çoğaltılır.)
risale-i nur külliyatından.....